İslam’ın Türkçülüğe karşı duruşu ve İslam- Irkçılık çatışması

Öncelik olarak Bir Türkçünün karşılaştığı şu  ırkçı-faşist kavramlarını ayrı ayrı irdelemek isterim. Türkçü-Turancı ülküsünde nasyososyalizm ,faşizm ya da biyolojik ırkçılık zırvalarına yer yoktur. Türkçülük ne ırkçılıktır ne ayırma ne bölmedir. Bir kişinin ya da toplumun Türk olup olmadığını tespit etmek için önder Ziya Gökalp in Kavmiyat makalesinde adı geçen etimoloji, halk bilimi, milli kavramlar , kültürel bağlar ve dil biliminden faydalanılır. Yani bir kişinin ya da toplumun Ural-Altay dil ailesinden bir dilde konuşması, yaşam şekilleri, kültürel duruşları ve en önemliside kendine Türk üm diyebilmesi ile o kişinin Türklüğü ortaya konulur. Bir de bunlara Türklük adına elinden gelenin en iyisini yapması, işinde en iyisi olması, gelecek adına doğru yol çizmesi eklenirse o kişininTürklüğünü kimse tartışamaz. Faşizm kadar gereksiz ve nasyo sosyalizm kadar basit bir kavram değildir Türkçülük. Irkçılık diyerek genellenirse de bu kavramın kapsamı sebebiyle yanlışlıklara sebep olunur. Bu nedenle Türkçüysen ne sosyalistsin, ne milliyetçisin , ne sağcı-solcusun , ne komünistsin ne de ırkçısın. Avrupa nın dayatma ideolojilerinin isimlerini koskoca bir ülküye yıkmak yakışı kalmaz. Buraya kadar kafalarda hala soru işaretleri varsa Ziya Gökalp in kavmiyat makalesini okumanızı şiddetle tavsiye ederim. Kavram karmaşası ortadan kalktıysa asıl konuya dönelim. 

Ümmetçi kesim Türkçü adı çıktığından beri bu takipçilere karşı müthiş keskin hatlarla onlara karşı çıktığını ve 1. dereceden yağı (düşman) olarak gördüklerini açık açık dile getirirler. Sebebiyse Kuran da ırkçılığa yer olmamasıdır. Kuran ve hadislerden alıntı yapmadan önce bu ümmetçilerin yaşam felsefelerinin derinliklerine(!) inelim. Bu kişiler dünyadaki yaşamda kendilerini çeşitli durumlarla kısıtlayıp , Tanrı sözü olarak gördükleri yazıtı arapça okuyup dinleyerek kafa bularak, Kuranın manasından ve içeriğinden çok mezheplerinin yönlendirmelerine göre hareket eden yobaz ve Türk düşmanı yaratıklardır. Bu kişilerin herhangi bir milletten çok arapları kutsamalarıda ayrı bir dava. 

Kuranın hiç bir ayetinde ırkçılığı yasaklayan bir cümle bulunmamaktadır. Türkçülere karşı söylenenleri çoğu hadislerdir. Yani doğruluğu kesinliği tam olarak bilinmeyen, kitabı bile hiç değişmemiş olan bir dinde mezhep ayrılıkları yaratan yazıtlardır. Buna ek olarak Kuranda ırkçılık üzerine yazılmış bazı kısımlar bulunmaktadır. Bunların tamamı yanlış çeviridir. Kuran da inen ayetlerin çoğunluğu peygamber efendimiz ve çevresinde gerçekleşen olaylar sonucunda Tanrı tarafından indirilen sözlerdir. Ve peygamber efendimiz zamanında ırkçılık söz konusu değildir. Araplar içindeki kavim, aile, ve belirli coğrafya içinde bulunan toplulukların birbirleri arasında geçen savaş ve kan davası gibi süregelen çatışmalar sebebiyle ayetler inmiştir. Kavimcilik ve asabiyetçilik kavramları Kuranda kullanılmıştır. Yani akrabalık yakınlık sebebiyle gruplaşmalar yasaklanmıştır. Milliyetçilikle hiçbir şekildede çatışmaz. Okuyan herkese saygılar esenlikler. ( yine konu hakkında soru işaretleri hala kaldıysa Caner Kara tarafından hazırlanan Karın Ağrısı kitabını öneririm)