- Bu konu 0 yanıt içerir, 1 izleyen vardır ve en son 10 yıl 6 ay önce
Tonyukuk tarafından güncellenmiştir.
-
YazarYazılar
-
6 Mayıs 2015: 14:09 #27106
Tonyukuk
Katılımcı1969 yılında, Kazakistan’da Alma-Ata’nın 50 km. kuzeyinde bulunan Esik kasabasında, garaj yapmak ve yol açmak için alçak bir tepenin düzeltilmesine karar verildi ve kazı başladı. O tarihe kadar o alçak tepenin bir höyük olduğunu kimse bilmiyordu. Çevrede eski kalıntılar da yoktu.
Kazı yapılırken kullanılan araç büyük bir kayaya çarptı, işçiler, kayayı parçalamak için üzerini örten toprakları kürekle açtılar ve bunun işlenmiş bir kaya olduğunu gördüler.
Durum, ilgili resmî makamlara bildirildi. Kemal Akişev başkanılığındaki Kazakistan Tarih, Etnografya ve Arkeoloji Enstitüsü’nün arkeolog ekibi tarafından incelenen Esik kurganından çıkarılan binlerce altın parçadan oluşturulan zırh Saka prensine aittir.
M.Ö. IV. Yüzyıldan kaldığı tahmin edilen mezarda; çok kıymetli eserlerle, 20li yaşlarda çok gösterişli kıyafetle gömülü bir genç ( Tigin ) ortaya çıkarılmıştır. Tigin’in üzerindeki kıyafet, sağdan sola doğru kapanan ‘V’ yakalı kısa kaftan, dar süvari pantolonu, diz altında kalan kısa yumuşak çizmeden oluşmaktadır. Kaftan ve çizme üçgen biçiminde işlenmiş, küçük altın levhalar yan yana ve üst üste dikilerek adeta altın bir zırhla kaplanmıştır. Kıyafette kullanılan ipliğin altın olduğu ve altının eğrilerek iplik haline getirildiği anlaşılmaktadır. Belinde 16 büyük altın levha ile süslü kemeri, kını ve kabzası altın süslemeli bir kaması vardır. Elbisenin üzerindeki sayıları 4000’i bulan bütün diğer altın levhalar; at, kaplan, geyik, pars, kurt, dağ keçisi, aslan ve yırtıcı kuş figürleri ile işlenmiş olup, Kuzey ve Orta Asya maden sanatının gelişmiş bir üslubunu göstermektedir. Elbisenin yanında yer alan gümüş tabaklarda ise Göktürk alfabesiyle ” Han’ın oğlu 23’ünde öldü. Esik halkının başı sağ olsun ” cümlesi yazılıdır. Diğer yandan bu yazı, Göktürk alfabesinin M.Ö. IV. Yüzyılda da kullanıldığının en önemli kanıtıdır.
Esik dolaylarında kazılar devam etmektedir. Daha büyük ve başka mezarlar da bulunmuştur. Fakat bunların soyulduğu, değerli eşyaların çalındığı, mezarların bomboş bırakıldığı görülmüştür. Bununla beraber taş lâhidler, yontmalar, çeşitli buluntular, aydınlatıcı belge niteliğindedir.
Esik höyüğünde bulunan altın elbise ve diğer eşyalar halen Alma-Ata müzesindedir.
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.