Anasayfa › Sözlük › Fikir-Tespit › “Avrat” değil “Hatun”
- Bu konu 2 yanıt içerir, 3 izleyen vardır ve en son 9 yıl 1 ay önce
gokyelelibozkurt tarafından güncellenmiştir.
-
YazarYazılar
-
18 Ağustos 2016: 14:49 #27764
hilalkatun
KatılımcıBir konu başlığında gördüğüm için yazma gereği duydum. Türk geleneği kadına her zaman önem vermiş baş tacı etmiş bir gelenektir. Bu yüzden adlandırmaların da şahsımca önemli olduğunu düşünüyorum. Gel gelelim meselemize.
“Avrat” kelimesi köken olarak Arapça kökenlidir. “Avret”kelimesinin çoğuludur. “Avret” ise “ayıp, kusur, edep yeri” anlamına gelmektedir.
Şimdi kadına bu kadar değer veren bir gelenekte “avrat” kelimesinin kullanılması ne kadar doğrudur tartışılır. “At, avrat, silah” mefhumundan ötürü zannedilen bu kelimenin Türkçe oluşudur. Halbuki öyle birşey yok. Ki “avrat” kelimesi zaten argo olarak kullanılan bir kelimedir günümüzde.Biz Türklere dönersek, “hatun” kelimesi bir soyluluk ünvanıdır. Eski Türklerde “kraliçe, zevce” anlamına gelir. Dilbilimcilere göre Soğdca’dan gelse de ben bu kullanımı daha doğru bulmaktayım.
Dr. Abdulkadir Donuk – Eski Türk Devletlerinde İdari Askeri Ünvan ve Terimler adlı yapıtından bir alıntıyla da konuya daha genişbir perspektif getirmek isterim:“Türk devletlerinde bilhassa 6. asırdan itibaren Khagan unvanı
ile birlikte başlayıp yaygın bir şekilde zamanımıza kadar devam eden
khâtun teriminin aslı olduğu anlaşılan “katun” sözü ilk defa Gök-
Türk hâkanlığının kurucusu olan Bumın (552)’ın hanımının unvanı
olarak geçmekte, daha sonra Orhun kitâbelerinde, Uygur metinlerinde
DLTde zikredilen ve “khagan” unvanının yaşadığı
her devlette bulunması gerektiği cihetle, Ak Hun, Avar devletlerinde
de mevcudiyeti şüphesiz olan bu unvan devlet idaresinde hak sahibi
kadın (imparatoriçe, kraliçe) kavramını ifade etmiştir.
Unvanın menşei olarak P. Pelliot’a göre Siyen-pi ve Tu-yü-huen
(yâni Moğol), W. Bang, W. Barthold, K. Wittfogel, Feng,
A.v. Gabain ve M. Râsanen vb. gibi bazı araştırıcılara göre Sogd
(yâni İranî), K. Shiratory’e göre Moğol gösterilmiş ise de, katun
sözünün kağan unvanından ayrılamıyacağım dikkate alan J.R. Hamilton
kelimenin menşeini yukarda ileri sürülen dillerde aramanın
İlmîdeğersizliğini belirtmekte, diğer taraftan da P.A Boodberg bu
terimin daha eski çağlarda Asya Hunlarında (Çince şekli: Ko-ho-tun,
k’o-tun) mevcut ve Türklerce bilinmekte olduğunu ifade etmektedir2.
Hâtûn unvanı özel bir törenle alınır ve bu unvanı taşıyan kadın
saraydaki diğer kadınlara her bakımdan üstün sayılarak yukarda
söylendiği gibi devlet idaresinde resmî yetki sahibi olup, veliahdler de
genellikle hâtunun oğulları arasından seçilirdi, yâni müstakbel devlet
başkanları hâtûndan doğan oğullar arasından iş başına getirilirdi.
Hâtûnlar bilindiği üzere daha sonraki çağlarda da islamî devir dahil siyâsî-
idarî alanlarda mühim rol oynamışlardır ki bu durum Türk
devletlerinin özelliklerinden birini teşkil eder.”
Bence araplaşmaya karşı çıkılması adına dil mevzusu önemli bir yerdedir. Bir Türkoloji öğrencisi olarak da ilgilendiğim bir konu. Bu nedenle bu şekildeki düşüncemi paylaşmak istedim.
6 Eylül 2016: 09:27 #30072alp1071
KatılımcıMaalesef farklı dillerden günümüze kadar yansıyan kelimeler mevcut. Fakat biraz araştırma sonucu kendimiz en azından her gün sadece 1 kelimenin öz Türkçe anlamını ve karşılığını öğrenebilsek bu gözlemlenebilir bir değişiklik yaratacak. bu konu için önerebileceğim ve benim çok beğendiğim bir site olan https://www.facebook.com/turkcenindirilishareketi sayfasını öneriyorum…
18 Eylül 2016: 12:41 #30077gokyelelibozkurt
KatılımcıDüzeltme yapmak istedim ukalalık olarak algılanmazsa eğer.. At,avrat,pusat diye biliyorum. Ama “avrat” kısmının yanlışlığında hemfikiriz.
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.