Günümüz dünyasında bir feminizm furyası almış yürüyor, sizlere soruyorum o değerli varlıklar kadınlarımız, analarımız, bacılarımız atalarımızın gözünde değerleri neydi. Dünya sahnesinde ilk andan beri var olan bizler, eminiz ki bu perde kapanana kadar da var olacağız. Yaptığımız savaşlar verdiğimizi yıkımlar, dünyayı değiştiren antlaşmaları nasıl yaptık, bu kudreti töreyi nasıl sağladık hiç düşündünüz mü ? Basit bir tümce açıklıyor aslında bu sorunun yanıtını ”Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır ” Atalarımız her şeyi mertçe, hakkın hakkıyla yapmıştır. Bu bilinçlerini ise aile kurumundan öğrenmişlerdir. Er savaşa gittiğinde o aslan parçası balaları, eli toprak kokan analar yetiştiriyordu. Onlara atalarının hikayelerini anlatıyor, kültür denen kutlu şeyi öğretiyorlardı. Babaları gibi dik durmayı, töreyi yüceltmeyi öğretiyorlardı. Bir savaşçı edasıyla ata binmeyi, korkak bir çinli tümeninden nasıl daha mert ve cesur olmayı öğretiyorlardı. Tanrı onları o kadar kutsal bir görevle yüceltmişti ki sağlıklı Türk nesillerini yetiştirmek, onlara ataları gibi olmayı öğretmekle hükümlü kılmıştı. Bir Türkün 1 tane eşi olurdu, çöl faresi araplar gibi zevkine düşkün 4-5 kadınla beraber olmazlardı. Onlara paçavra gibi davranılmazdı, katun değerliydi toprak ananın belkide tek sadık hizmetkarı onlardı. Erkek gibi iş görür, yeri geldiğinde bir yiğidin edemediği kelamı onlar ederdi. Hakanın sağında oturur, yeri gelir kurultaya onlar başkanlık ederdi, yeri gelir elçiyi o agırlar hakanın yoklugunu farkettirmezdi. Bu yüzdendir atalarımız eşlerinin değerini şu sözle içselleştirmiştir. ”At, avrat, pusat’‘
Bugün bize kadın haklarından, medeniyetten bahsedenler önce kendi kökenlerine baksınlar, biz Türkler ne doğanın ruhuna saygısızlık ettik, ne kadınımızı aşağıladık, ne de atalar mirasının takipçisi olmaktan bıktık, bıkmayacağız da !
#Türktöresi #Hatun #Katun
Ellerine sağlık andam
Helal olsun harika bir yazı olmuş.
Akbars IsbarAlp,
Gönlüne sağlık kardeşim. İş yerinde olduğum için okuyamadım. Akşam okuyup dönüş yaparım.