Türk Irkçılığı

Anasayfa Sözlük Fikir-Tespit Türk Irkçılığı

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #22434
    derebeyi35
    Katılımcı

    ”Sevmeyenler,beğenmeyenler,cephe alanlar ve düşmanlık gösterenler çok olmakla beraber,bugün Türkiye’de bir Türk ırkçılığının,hem de etrafına pek çok temiz milliyetçileri toplamış kuvvetli bir Türk ırkçılığının bulunduğu bir gerçektir.Fakat itiraf etmek yerinde olur ki bu gerçek bugüne kadar kendisini memlekete asıl çehresiyle tanıtabilmiş değildir.Bunun birinci sebebi Türk ırkçılarının bu hususta yavaş davranmaları ise ikinci ve daha büyük sebebi de Türk milliyetçiliği düşmanlarının bu fikri yıkmak için giriştikleri şiddetli propagandadır.Bu propagandanın hedefine varmış olduğu her günkü eserleriyle görünmektedir.

    Türk ırkçılığına ve Türk ırkçılarına öteden beri yöneltilegelen hücumların belli başlıları en çok yerli kızılların ve onlara yakın bir nispette de devşirme torunlarıyla Türkiye’de bizden ayrı milli davaları olan nüfus kağıdı Türklerinin marifetidir.Bugün bu zümrelerin dışında olup da Türk ırkçılığına karşı yürüyenler görülüyorsa,bu da düşmanların sistemli ve kuvvetli propagandalarını hiçbir fikri süzgeçten geçirmeden aynen kabul etmekten ileri geliyor.

    Kızılların,devşirme torunlarının ve ayrı milli davaları olan nüfus kağıdı Türklerinin,Türk ırkçılığına karşı düşmanlık göstermeleri pek tabii ve makuldur.Çünkü Türk ırkçılığı Türk milliyetçiliğini -tarihi vakalardan alınan derslerle- bir anlayış şeklidir. Başka davaları olan insanlardan Türklük davası olan böyle bir fikre karşı taraftarlık beklemek nasıl mümkün olur?Bu itibarla Türk düşmanlarının Türk ırkçılığını çürütmek için çalışmalarında şaşılacak bir taraf yoktur.Bu hususta şaşılacak tek nokta Türk milliyetçisi olduğunu söyleyen bazı zümrelerin tıpkı kızıllar,devşirme torunları ve ayrı milli davalar peşinde koşanlar gibi Türk ırkçılığına karşı düşmanca bir tavır takınmalarıdır.Türk milliyetçiliği bakımından işin acı tarafı da budur.Çünkü düşmanların yıllardan beri devam ettiregeldikleri hücumlar,bir zamanlar resmi ağızlarla da sık sık takviye edildikten başka üstelik bir de Türklük davası güttüklerini söyleyenler tarafından desteklenince milli meselelere karşı ilgisi büyük olan umumi efkar şüphesiz Türk ırkçılığı aleyhinde bir inanca götürülmüş olmaktadır.Hiç tereddütsüz söylenebilir ki bundan en çok faydalananlar da yine Türk düşmanlarıdır.

    Türk ırkçılığına yöneltilegelen hücumların hemen hepsi birtakım yalanlar ve iftiralardır.Böyle olduğu halde bu ylan ve iftiraların kendilerini bazı milliyetçi Türklere kadar bir gerçek olarak kabul ettirebilmiş olmaları hücumların kurnazca tertip edilmesinden ileri geliyor.Umumi efkarı kolayca aldatmış bulunan bu kurnazlık Türk ırkçılığını Nazilerin dünya hakimiyeti fikirlerine bir destek olarak kullandıkları Alman ırkçılığının bir kopyası olarak gösterme yalanıdır.En kof bir propagandanın bile tesirsiz kalmadığı düşünülürse böyle güzel tertiplenmiş bir iftiranın da bugünkü sonucu doğurması pek tabiidir.Fakat acaba bu hücumların hakikatle alakaları ne derecededir?

    Bakalım.

    Türk ırkçılığına Alman ırkçılığının taklidi diyorlar.Yalandır.Türk ırkçılığının milattan önceki çağlara uzanan bir geçmişi vardır ve bunun vesikaları da elimizdedir.Göktürk Kitabeleri,Divan-ı Lügat-it Türk,Muhakemet-ül Lugateyn ve nihayet Tanzimattan sonraki tarihimizin nice şahsiyetleri meydanda iken Türk ırkçılığına daha dünün fikri olan Alman ırkçılığının bir taklidi diye göstermenin ciddi bir tarafı olabilir mi?Bilmeyenler bilmelidirler ki bugünkü Türk ırkçılığı bu,dünkü Türk ırkçılığının zamanla daha gelişmiş bir devamı;bugünkü Türk ırkçıları da yurtlarını Tanrı gücünden başka hiçbir kuvvetin yıkamayacağına inanmış dünkü ulu Türklerin yabancı bir imanı taklit etmeyi leke sayacak derecede milli gurur sahibi torunlarıdır.

    Türk ırkçılığı bir cephesiyle tamamen bir korunma silahıdır.Çünkü saklanılmasında hiçbir fayda düşünülemeyecek bir gerçektir ki Türkiye’de milli varlıklarını hala saklamakta olan azınlıklar ve bunların Türklüğe karşı sinsi sinsi güdegeldikleri milli-ırki davaları vardır.Mezarları ayrı olan kendilerinden başka olanlarla evlenmeyen evlerinde Türkçe’den başka dil konuşan ve etraflarına hep kendi soydaşlarını toplayan sözün kısası Türkiye’de azınlık ırkçılığı güden bu zümrelerin Türk milletine karşı bu kasıtlarıdır ki Türk ırkçılığının bir cephesiyle de korunma silahı olarak kullanılmasını zaruri kılmaktadır.

    Evet Türk ırkçılığı bir cephesiyle içerideki ayrı davalar gütmekten vazgeçmemiş bulunan bu Türk olmayanlara karşı tamamen bir korunma silahıdır.Türk ırkçılarının başka milli davaları olan bu nüfus kağıdı Türklerini devlete ve millete kötülük yapabilecek yerlerde görmek istememeleri tabi bir milli hak;bir Türklük hakkıdır.

    Kaynak:Atatürk ve Türk Milliyetçiliği-Hikmet TANYU (Türk Irkçılığı syf:52-56)

    Türk, esaret kabul etmeyen bir millettir. Türk milleti esir olmamıştır. Ben gerektiği zaman en büyük hediyem olmak üzere Türk milletine canımı vereceğim!

    Sadece Türk ırkçılığı değil dünyada ırkçılık korkulan ve önlenen bir harekettir. Tarihteki sonuçlarından olsa gerek, “gelişmiş” olarak nitelenen Avrupa ve Amerika ülkelerinde ırkçılığa “istenmeyen”, “çağ dışı”, “mantıksız” gibi bazı etiketler yapıştırılıyor. Türk ırkçılığı da “gelişmeci” yerine “kopyacı” olan batıcı gazetelerin etkisi ile arka plana atılmaya çalışılmaktadır, ancak hızla büyüyen hiç bir güç, böyle zayıf tedbirlerle önlenemez.

    Propaganda ve gücüne gelince, eminim Otağ kurucu ve yöneticilerimiz başlattıkları bu güzel hareketi, yeri ve zamanı gelince büyütecek, geliştirecek ve bizim katkılarımızı da bekleyeceklerdir. Büyüyerek ve gelişerek Türk ırkçılığındaki bu “propaganda açığı”nı kapatacağımıza inanıyorum.

    Tanrı yardımcımız olsun,

    Düşmana merhamet acz ve zaaftır. Bu insaniyet göstermek değil, insanlık niteliklerinin sonunu ilan etmektir.
    Mustafa Kemal Atatürk

    Türk milliyetçiliği ideolojisi diğer milliyetçi ideolojilerden farklıdır. Adolf Hitler denilen çirkin fârenin yarattığı sapık nazi ideolojisi, Musolîni denilen hilkat garîbesinin yarattığı sapkın faşist ideoloji ve diğer sapkın ideolojiler birbirleriyle benzerlik göstermektedirler. Bu benzerliklerin başında gerçekleri inkâr etmek, psikolojik bilinçlenmeye aykırı iddialarda bulunmak, dünyâya haklı olduğunu kanıtlayacak demeç ve eylemlerden uzak durmak gibi etkenler gelmektedir. Çirkin fâre Hitler’in ve hilkat garîbesi Musolîni’nin âkıbetleri herkes tarafından bilinmektedir.

    Dünyâ üzerinde en haklı dâvâ Türk ırkçılığı ülküsüdür. Haklı olmak ve haklı olduğunu çeşitli propagandalar ile kamuoyuna duyurmak, dâvâlarına gönülden bağlı ve sâdık insanların başlıca görevidir. Hitâp ettiğimiz kitlenin zaaflarını göz önünde bulundurmamız gerekmektedir. Milletin anladığı dilden konuşmamız gerekmektedir. Türk insanı, haksızlığa uğramış kişileri ve toplumları sever. Eğer Türkçülük ülküsünü göklere çıkarmak istiyorsak, her şeyden önce dâvâmızı iyi temsîl eden Türkçü propagandacılar olmalıyız. Şöyle bir misâl vereyim; Taksiye bindiğinizi düşünün… Taksiciye bir olay anlatıyorsunuz; “Az önceki olayı gördün mü birâder? Yaşlı bir kadın bankaların olduğu caddede yürüyordu… Kadını görsen, beyaz saçlı ve sevimli bir teyze… gâlibâ emekli maaşını çekmiş… Sonra ne oldu dersin? Bir kişi koşarak geldi ve kadıncağızın çantasını alıp kaçtı… Yaşlı kadıncağız bağırdı, hattâ fenâlaşıp, banklara oturdu. Şimdi siz bu olayı bu şekilde anlattığınızda, hitâp ettiğiniz taksici, “Vay şerefsiz kapkaççı vay! Ulan bu kapkaççıların hepsini darağacında sallandırmak lâzım” diyecektir. Bizim milletimiz böyledir, mazlumun yanındadır. Türkistan’da Çin zulmüne mâruz kalan soydaşlarımızı Anadolu Türklerine anlatırken, Uygur Türk’ü kardeşlerimizin işkenceye mâruz kaldıklarını, geceyarısı evlerinden alınıp, sabaha karşı mahkemeye çıkarıldıklarını, yargısız infâz edildiklerini anlatmamız gerekmektedir. Şâyet olaya, “Çinlileri çoluk çocuk kesmek lâzım, üstünüz biz” tarzında yaklaşıyorsak ve insanlara bu şekilde anlatıyorsak, dâvâmızı iyi bir şekilde temsîl edemiyoruz demektir. Elbette insanları iknâ etmek zor zanaattır. Hele hele asırlardır İslâm afyonuyla uyuşturulmuş bir toplumu iknâ etmek, deveye hendek atlatmaktan daha zordur. Bu sebeple, gerek Türk târihini, gerek diğer milletlerin târihini çok iyi bileceğiz, kitap okuyacağız, araştıracağız. Sâdece târih kitaplarını değil, psikoloji ve sosyoloji hakkında yazılan kitapları da okuyacağız.

    Şimdi başka bir konuya değinmek istiyorum; Türkiye’de bâzı kötü niyetli kişiler, Türk insanına psikolojik bir savaş açmışlardır. Bunların hepsi dış mihrakların desteklediği satılmış uşaklardır. Bu satılmış uşakları sanat câmiâsında, medyada, siyâset arenasında bolca görmekteyiz. Soner Yalçın diye bir adam var; herkesi Yahudi yaptı. Utanmasa sokaktaki simitçiyi bile Yahudi yapacak. Bunu sebebi, Türk insanının zihninde, “Vay be! Her yanımız Yahudiler tarafından kuşatılmış durumda, ne büyük ve ne zekî bir milletmiş bu Yahudiler” düşüncesini yaratmaktır. Şimdi başka bir örnek verelim; Kötü niyetli kişilerin psikolojik taarruzlarda bulunduğu bir diğer mevzû ise, Karadeniz üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bu kötü niyetli iblislerin amacı, Türk insanının zihninde, “Karadeniz’de Türk yokmuş meğer, bunların hepsi lâz gâlibâ” düşüncesini yaratmaktır. Hâlbuki Karadeniz insanının çoğu saf kan Türk’tür. Karadeniz’de lâzların sayısı çok azdır. Bir diğer konu ise Selânik olayıdır. Son günlerde sürekli Selânik ve sabetaycılık hakkında konuşuluyor. Bunun sebebi, Türk milletinin zihninde, “Acabâ Atatürk sabetaycı mıydı?” düşüncesini yaratmaktır. Atatürk’e iftirâ atan devşirmeler şunu çok iyi bilsinler; Türk milleti sizin yalanlarınıza îtibâr etmeyecektir. Aklınız sıra Atatürk’e düşmanlık besleyen bir nesil yaratmaya çalışıyorsunuz değil mi? Havanızı alırsınız. Türk milletinin gönlünden Atatürk’ü silemeyeceksiniz. Başkumandan Mustafa Kemâl’i dâimâ ululayacağız. Bu böyle biline!

    Kitap okuyan, gündemi tâkip eden, dînî dogmalara saplanıp kalmayan, ilkel batı kültürüne düşmanlık besleyen, ahlâksız Arap kültüründen nefret eden Türk gençlerine selâm olsun. Yüce Atsız’ı yüreklerinin en derin ve en özel yerine yerleştiren Türkçü gençlere selâm olsun.

    Tanrı Türk’ü Korusun!

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.