Nazım Hikmet

Nâzım Hikmet Ran, ülkemizde solcuların sürekli reklamını yaptığı, edebiyat değeri bakımından hak etmediği kadar çok büyüttüğü bir isimdir. Gerçekte vatan haini olmasına rağmen, vatan şairi gibi gösterilen en sahte kahramanlardan biridir. Onu tanımayan Türk gençlerine hakkında gizlenen ve anlatılmayan birkaç konuyu biz anlatalım:

Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri tarafından, askeri isyana teşvik etmek suçundan mahkûm edilmiştir. Hapse atılmıştır.  Mahkemenin kararı tartışılamayacak bir olgudur.

Hapisten kendisi için çıkarılan af sonucu serbest bırakıldıktan sonra deniz yoluyla, o dönemlerde Türkiye’nin ve Türklük’ün en büyük düşmanı olan SSCB’ye kaçmış ve ayağını karaya basar basmaz Türk devletlerindeki milyonlarca Türkün katili olan komünist diktatör Stalin’i övmüştür.

Nâzım Hikmet Ran, Komünist Doğu Almanya’nın “Bizim Radyo” adındaki, Türkiye’ye ve Türklere yönelik Türkçe dilindeki aşağılık yayınlarında yer almıştır. O aşağılık yayınların etkisinde kalan onlarca Türk genci kan dökmüş ve kanını akıtmıştır.

Deniz Gezmiş Çetesi’nin, 12 Mart anarşistlerinin ve günümüze dek süren kürt terörünün alt yapısında Nâzım Hikmet Ran’ın komünist propagandasının etkileri bulunmaktadır. pkk teröründe can veren binlerce Türk’ün ölümünde onun da payı vardır.

Türkiye’den kaçıp Moskova’ya gittiğinde Sovyet vatandaşlığına kabul edilmek için Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri Leonid Brejnev’e yalvaracak derecede küçülmüştür.